Temmuz ayının sonunda Serdar Çelenk'i, ağustos ayının sonunda ise Fehmi Köfteoğlu'nun kayıpları bizi üzdü. İkincisi düzenlenen Globemeets ise umutları yeşertti
Bu kayıplar bizi üzdü
Her ikisi de zaman zaman konuşup dertleştiğim dostlarımdı. Fehmi Köfteoğlu turizm için yorulmadan çalıştı. Hiç unutmam ITB fuarı için gittiğimiz Berlin’de gazeteci arkadaşlarla birlikte ev kiralamıştık. Fuar dönüşü yorgunluktan bitap düşüp akşam kendimizi uykuya atarken o her akşam bilgisayar başında yazmaya devam ederdi. Gözlerini dinlendir yarın yine fuar var dediğimiz zaman da bize ‘asıl çalışmazsam yorulurum’ bakışı atardı. Edip Cansever ünlü şiirinde “Kirli Ağustos! göz kapaklarımı da yaktım sonunda” der. Neredeyse o da turizm için göz kapaklarını yakarak ağustos ayında aramızdan ayrıldı. Nur içinde yatsın!
Temmuz ayının sonlarında hayatını kaybeden değerli dost Serdar Çelenk’i İZRO yönetimindeki görevi sırasında tanıdım. Çok iyi bir rehber ve örnek bir turizmciydi. Ülkesini ve özellikle başta İzmir olmak üzere Ege Bölgesi’ni gastronomi ve turizm potansiyeli açısından dünyaya tanıttı. Serdar Ağabey iyi bir vatansever ve başarılı bir anlatıcıydı. Turizmdebusabah’ı çıkardığımız yıllarda onu yazmaya itmiştim. İlk yazılarını o yıllarda yazmıştı, sonra yazarlıkta kendini çok geliştirdi. Mekânı cennet olsun. Her ikisi de kültürümüze ve turizm sektörüne katkılar sundu. Şunu unutmamalıyız, gazeteci ve yazarlar eleştiri yapan insanlardır, toplum eleştirenler ve sorgulayanlar varsa doğru yolu bulur. Bu insanlar mutlaka hatırlanmalıdır. Kültür ve Turizm Bakanlığımız keşke bu iki değerli isim için de taziye mesajı yayınlayabilseydi. Şık olurdu.
Bu yıl ikincisi yapıldı: Globemeets büyüyor!
Dijitalleşmenin, yapay zekânın bu kadar geliştiği bir dönemde fuarların misyonunu tamamladığını artık korkmadan söyleyebiliriz. Son dönem Antalya’daki fuar başarılı bulundu. Zaten Antalya’da sürekli bir şeyler yapılmak isteniyor. Bir organizatör başarılı olduysa bakıyoruz hemen turizm ve paydaş sermayeler Antalya’da diye hemen orada bir iş yapıyor. Bence bu kentin bir nefes alması lazım. Turizmle ilgili ne varsa Antalya üzerinden bunu düşünmek ne kadar doğru tartışmalıyız. Antalya turizmin başkenti diye diye Antalya’yı bitirdik. Evet Antalya güçlü bir ürün, büyük bir lokomotif ancak bu başkent olayını farklı bir yazıda yeniden tartışalım.
Sevgili Hüseyin Kurt aslında şapkadan tavşan çıkardı. Artık çok sıktı dediğimiz bir anda, fuarların yorduğu, zirve ve toplantı enflasyonu yaşandığı bir dönemde sektöre nefes aldıran, iş üreten bir konsepti hayata geçirdi. İçerik olarak geçen yılın üzerine koyarak ilerlediğini gördük. Her yıl küçük dokunuşlarla ismi gibi giderek daha güçlü global bir etkinliğe dönüşüyor. Konuştuğum herkes çok mutluydu; çünkü iş çıkardıkları, ödedikleri paranın karşılığını aldıkları bir modeldi bu. Globmeets B2B Networking gibi etkinlikleri devletimizin ve yerel yönetimlerin daha çok desteklemesi lazım. Sayın Valimizin katılımı kadar İBB Başkanımızın da orada olması güzel olurdu. Hatta aynı gün İstanbul’da olan Kültür ve Turizm Bakanımız da keşke bu açılışı yardımcısı yerine kendisi yapsaydı. Ama işte yukarıda biraz anlatmaya çalıştım, kurumlar, birbirine gömülü ilişkiler, vb. sektör dinamiklerini etkiliyor.