2024 yılı, seyahat sektörü açısından güçlü bir yıl oldu ve 2025'e yönelik beklentiler de olumlu seyrediyor. Bu eğilim, VIR Online Zirvesi 2025'in en son verileriyle de doğrulandı. Rapora göre, çevrimiçi rezervasyonların artışı devam ediyor.
Dijital Rezervasyonlarda Artış Sürüyor
FUR Seyahat Analizi'nin değerlendirildiği VIR Online Zirvesi, dijital rezervasyonların hemen her alanda yükseldiğini gösteriyor. 2017'den bu yana çevrimiçi seyahat rezervasyonlarının arttığını, buna karşılık yüz yüze rezervasyonların azaldığını belirten FUR Seyahat Analizi Proje Yöneticisi Ulf Sonntag, bu eğilimin süreceğine dikkat çekiyor.
Kısa süreli tatillerde dijital rezervasyon oranı daha yüksek
2024 yılında beş gün veya daha uzun süren tatillerin yüzde 62’si dijital olarak (çevrimiçi veya e-posta yoluyla) rezerve edildi. İki ila dört gün süren kısa tatiller de dahil edildiğinde, dijital kanallar üzerinden yapılan rezervasyon oranı yüzde 74'e ulaşıyor. Bu oran, 2019'daki yüzde 67 ve 2023'teki yüzde 71 seviyelerinin üzerine çıkarak kayda değer bir büyüme gösterdi.
Birkaç yıl önce bu oranın daha fazla artmayacağını düşündüklerini belirten Sonntag, "Ancak görüyoruz ki bu alanda hala büyüme potansiyeli var. Bunun temel nedenlerinden biri, 70 yaş üzerindeki kesim hariç, hemen herkesin artık internet bağlantısına sahip olmasıdır," ifadelerini kullandı.
Uzun tatillerde de dijital kanallar öne çıkıyor
Dijital rezervasyon trendi, uzun süreli tatillerde de kendini göstermeye devam ediyor. 2019 yılına kıyasla çevrimiçi kanalların kullanımında belirgin bir artış yaşanırken, özellikle paket turlar yüzde 50 oranında büyüme kaydetti.
Kruvaziyer segmentine yönelik özel analizlerin de dikkate değer sonuçlar sunduğunu belirten VIR CEO'su Michael Buller ise "Dijital rezervasyonlarda hâlâ gelişim alanı bulunuyor, ancak bu segmentte de açık bir büyüme trendi gözlemleniyor," dedi.
Buller, 2024 yılında kruvaziyer rezervasyonlarının yüzde 39’unun dijital olarak yapıldığını ve bu oranın geçmiş yıllara kıyasla arttığını vurguladı. Ancak, kruvaziyer tatillerinde dijitalleşme açısından daha fazla potansiyel olduğu belirtiliyor.
